Ketçap Mideye Zararlı Mı? Gerçekten Düşünmemiz Gereken Bir Konu Herkesin mutfağında bir şişe ketçap bulunur. Fast food zincirlerinden ev yemeklerine kadar hemen her yerde karşılaştığımız bu kırmızı, tatlı-salçalı lezzet, aslında yıllardır popülerliğinden bir şey kaybetmedi. Ama bir gün, arkadaşınızın sohbet sırasında “ketçap aslında mideye zararlı olabilir, haberin var mı?” demesi sizi de şaşırtmış olabilir. Hani bir yanda en sevdiğiniz yemeklerin vazgeçilmezi, diğer yanda ise vücudumuza olan etkilerinden şüphelenmek… İşte, ketçapla ilgili sağlıkla ilgili endişeler arttıkça, bu popüler yiyeceğin gerçekten zararlı olup olmadığını araştırma ihtiyacı doğuyor. Ketçap, çoğu zaman bir tatlandırıcı, sos ya da garnitür olarak sofralarımıza yerleşirken, aslında içerdiği maddelerle…
Yorum BırakKategori: Makaleler
İBB Sosyal Tesisleri Ne Zaman Kuruldu? Toplumsal Cinsiyet, Çeşitlilik ve Sosyal Adalet Açısından İnceleme İstanbul, her anı farklı hikâyelerle dolu, çeşitliliğin ve farklı kimliklerin bir arada var olduğu bir şehir. Her köşe başında, her sokakta, her toplu taşımada bir başka hayatın izini sürmek mümkün. Sonuçta, İstanbul’un yüzleri de farklı, insanları da… Bu çeşitliliği gözlemlediğimde, son zamanlarda sıkça dikkatimi çeken bir kavram var: İBB Sosyal Tesisleri. Hangi grup bu tesislerden nasıl faydalanıyor? Ve aslında bu tesisler ne zaman kuruldu? Hepimizin farklı ihtiyaçlarına cevap veren bu tesislerin, toplumsal cinsiyet, çeşitlilik ve sosyal adalet açısından nasıl bir anlam taşıdığına bir göz atalım. İBB…
Yorum BırakGökben Lafımı Olur Söz ve Müzik — Bir Sosyolojik Bakış Bir şarkı hakkında “söz müzik kime ait?” diye merak ettiğimizde, aslında bir toplumsal ürünün arkasındaki insanları, kültürel kodları ve normları sorgulamaya başlarız. Çünkü müzik, yalnızca notalar ve kelimeler toplamı değildir; bir toplumun duygu dünyasını, tarihsel bağlamını ve güç ilişkilerini yansıtan bir kültürel pratiktir. “Gökben Lafımı Olur söz müzik kime ait?” sorusunu sorarak, müziğin üretim sürecinden, geleneksel cinsiyet rollerine, popüler kültür normlarından bireysel hafızaya kadar uzanan bir sosyolojik sorgulamaya giriyoruz. “Lafımı Olur”: Söz ve Müzik Kimindir? “Lafımı Olur”, Türk pop müziğinin 1990’lı yıllarından günümüze uzanan bir parçadır. Şarkı, sanatçı Gökben tarafından…
Yorum BırakEk İş Yapmak Nedir? Geçmişten Günümüze Bir Bakış Hayatın hızla akıp gittiği, taleplerin bitmek bilmediği bir dünyada, ek iş yapmak, her geçen gün daha fazla kişinin gündeminde yer alıyor. Ancak, bu ek işler yalnızca maddi kazanç sağlamak amacıyla mı yapılır, yoksa arayış, özgürlük, tutku veya kendini ifade etme biçimi midir? Belki de ek iş, yaşamın başka bir yönüne dair derin bir isteğin dışa vurumudur. “Gerçekten ihtiyacım var mı?” sorusunun cevabını ararken, birden fazla kişi bu soruyu farklı açılardan tartışıyor. Geçmişte iş yaşamı oldukça sabitti: insanlar bir işte çalışır, emek harcar ve karşılığını alırlardı. Fakat günümüzde ek iş yapmak, farklı yaş…
Yorum BırakBilecik: Bir Toplumun İklimi Üzerine Sosyolojik Bir Bakış Bilecik… Bu şehrin adı kulağa sanki sıradan bir Anadolu kasabasından daha fazlasıymış gibi gelmiyor. Ancak Bilecik’i ve ona dair her şeyi anlamak için yüzeyine bakmak yetmez. Burada yaşam, iklim gibi çok katmanlı bir olguya dönüşür. Şehir, içindeki toplumsal yapılar, normlar ve ilişkilerle örülmüş bir dokudur. Toplumsal cinsiyet rollerinden kültürel pratiklere kadar her şey birbiriyle bağlantılıdır. Peki, Bilecik’in iklimi ne? Sadece doğal atmosferini değil, toplumsal yapısını da incelemek gerekir. Bilecik, hem fiziki hem de sosyolojik anlamda üzerinde yaşayanları şekillendiren bir ortamdır. Bu yazı, size bu şehri daha derinden anlamanız için bir pencere açmayı…
Yorum BırakAsma Yaprağı Sigara Bıraktırır mı? Bir Felsefi İnceleme Hayat, seçimler ve bunların sonuçları ile şekillenir. Her birey, bir noktada, bir davranışı değiştirmek ya da bir alışkanlıktan kurtulmak adına çeşitli yollar arar. Sigara içen bir kişi için bu yol, genellikle çok daha zordur çünkü sigara, sadece bir alışkanlık değil, aynı zamanda bir kimlik haline gelmiş, insanın psikolojik ve fiziksel yapısını derinden etkilemiş bir durumdur. Peki, insan bir alışkanlığı bırakmak istediğinde, bunun için doğadan veya halk inançlarından yardım alabilir mi? Asma yaprağı gibi basit bir bitkinin sigara içme alışkanlığını terk etmede yardımcı olup olamayacağı, felsefi olarak düşündüğümüzde oldukça ilginç bir sorudur. Bu…
Yorum BırakSuçlama Psikolojisi Nedir? İnsan Doğasının ve Toplumun Derinliklerine Yolculuk Hepimiz zaman zaman başkalarını suçlamışızdır. Bir yanlış anlaşılma, küçük bir kavga ya da bir hata… Hemen suçlu ararız. Bazen başkalarını suçlamak kolay bir çıkış yolu gibi gelir. Ama hiç düşündünüz mü? Neden bazen suçu başkalarına atma eğilimindeyiz? Suçlama psikolojisi, aslında insan doğasının karmaşık bir parçasıdır. Peki, bu psikolojik eğilim, bizim kim olduğumuzu, toplumsal yapılarımızı ve ilişkilerimizi nasıl şekillendiriyor? Bir hata yapıldığında suçlu kimdir ve neden suçlama ihtiyacı duyarız? Bu yazı, suçlama psikolojisinin arkasındaki derin psikolojik dinamikleri ve toplumdaki yeri üzerine bir keşif yapacak. Suçlamanın sadece bireysel bir tepki değil, toplumsal ve…
Yorum BırakGiriş: Kelimelerin Gücü ve Dönüştürücü Anlatılar Kelimeler, bir dünya inşa etme gücüne sahiptir; çünkü her kelime bir anlam taşır, her cümle bir yolculuğa çıkar. Edebiyat, insanlık tarihindeki en güçlü anlatı araçlarından biridir; her bir metin, bir dönemin, bir toplumun, hatta bir bireyin içsel dünyasına açılan kapıdır. Ancak, kelimeler sadece kağıtta değil, seslerde de hayat bulur. Radio, bir iletişim aracı olarak ortaya çıktığında, yalnızca bir ses dalgası gibi havada uçup gitmekle kalmadı; aynı zamanda metinlerin, seslerin, anlatıların ve duyguların geniş bir kitleye ulaşmasını sağlayarak edebiyatın evriminde önemli bir dönüm noktası oldu. Radio’nun çıkışı, edebiyatın ve iletişimin nasıl şekillendiğiyle ilgili yeni bir…
Yorum BırakOsmanlı’da İlk Kanun: Bir Antropolojik Perspektiften Hukukun Doğuşu Bir Antropoloğun Gözünden: Kültürlerin Çeşitliği ve Hukukun Yükselişi Kültürler, insan toplumlarını birbirinden farklı kılan en belirgin özelliklerden biridir. Her kültür, kendi yaşam biçimini, değerlerini, ritüellerini ve sembollerini yaratırken, bu unsurlar zamanla bir toplumun kimliğini oluşturur. Antropolog olarak, her kültürün bu özgün yapılarını keşfetmek, toplulukların nasıl organize olduğunu ve bu organizasyonların nasıl bir hukuki sistemle sürdürüldüğünü anlamak büyük bir merak konusudur. Osmanlı İmparatorluğu’na baktığımızda, bir imparatorluğun büyüklüğü ve çeşitliliği, hukukun oluşumunu da bir o kadar özgün hale getirmiştir. Osmanlı’daki ilk kanunlar da, tıpkı o dönemdeki topluluk yapıları gibi, yalnızca bir düzen aracı değil,…
Yorum BırakKuran-ı Kerim’de Kan Yenilmesi Yasak Mı? Tarihsel Bir Perspektif Geçmişi Anlamaya Dair Bir Yolculuk: Kanın Toplumsal ve Dini Yeri Bir tarihçi olarak bazen geçmişin derinliklerine inmek, sadece o dönemi anlamakla kalmaz, aynı zamanda bu günümüzle bağlantı kurmamıza da yardımcı olur. İnsanlık tarihi boyunca birçok dini ve toplumsal norm, bir dönemin ihtiyaçlarına ve kültürel anlayışına göre şekillenmiş, ancak zamanla evrimleşerek günümüze kadar ulaşmıştır. Bugün, bu geçmişi anlamaya çalışırken, kanın yenilmesi meselesi gibi önemli bir sorunun Kuran-ı Kerim’deki yeri üzerinde düşünmek, bizlere hem dinî hem de kültürel olarak ilginç bir bakış açısı sunmaktadır. Kan Yenilmesinin Kutsal Kitaplarda Yeri Kur’an-ı Kerim, İslam’ın kutsal…
Yorum Bırak